‘Gizli el gölgesinde Galatasaray Genel Kurulu’ yazımızda, Cumartesi günü Lütfi Kırdar Salonu’na sinen üstenci, seçkin ve kibirli bakış dili yazmıştım. Onca sert ve telaffuzu kolay olmayan eleştirilere rağmen Ünal Aysal döneminin ibra edilmesinin, kongreyi dizayn eden ve etkileyen gizli bir elin parmağı olduğunu dile getirmiştim. Aslında herkesçe malum bu gizli elin müdahalesi ile oylamaya kilitlenildiği için bir başka skandal gölgede kaldı. O da, Galatasaray’ın ilk yarıdaki enkaz halinden bugünkü liderliğe gelmesinde Hamza Hamzaoğlu kadar, belki ondan da fazla etkili olan Başkan Yardımcısı Abdurrahim Albayrak’a yapılan kişilik linciydi. Siyasi görüşleri açık seçik belli olan üyeler Ak Parti ile olan problemlerini Abdurrahim Albayrak üzerinden görmeye kalktılar. Albayrak’ın en büyük günahı, stada bir türlü bitirilemeyen metro çalışması için bir nevi lobi girişimi bağlamında Gençlerbirliği maçı öncesi takımla Beştepe Külliyesi’ne gidip Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ziyaret etmesiydi. Salondaki Beyaz Türk beyefendiler için bundan büyük günah olabilir mi? Bazı üyeler genel kurulun huzurunda Abdurrahim Albayrak’a yüklenirken yönetim kurulundan ya da genel kuruldan hiç kimse sesini çıkarmadı. Zaten Abdurrahim Albayrak’ın ikinci başkan olması başlı başına bir hazımsızlık meselesi. Ne de olsa, onlar seçkinci beyazlar Albayrak Anadolu evladı. Onlar hancı Albayrak yolcu. Onlar ilerici Albayrak gerici. Onlar kapitalist solcu, Albayrak emekçilikten gelme muhafazakar sayılabilecek bir girişimci. Galatasaray bu kadar kötü olmasa, bu salon beyefendileri zaten Abdurrahim Albayrak’ı Florya’nın kapısında içeri sokarlar mı? Albayrak’ın geldiği her iki dönem de kulübün yerlerde süründüğü zamanlardır. Albayrak ailesinden ve işinden fedakarlık ederek, kibirli efendilerin ürettiği sevgisizlik ortamını, sıcak kanlılığı, delikanlılığı, oyuncusuna ve teknik heyete kol kanat getirişiyle aile huzurun getirdiği için suçlu. Kurumsallaşacağım derken bir yığın işe yaramaz adamı doldurup kulübü borca sokanların sırf o gizli elin adamı olduğu için mutaber sayıldığı bir genel kurulda, Albayrak’a yapılanlar şahsına ve Anadolu insanına büyük bir hakarettir. Ak Parti’ye oy verenleri makarnacı-kömürcü diye aşağılayanlar ile Albayrak’a “saraya niye çıktın” diyeler aynı zihniyette kişilerdir. Türkiye her alanda büyürken, bütçelerin artmasına rağmen sporda küçülüyorsa işte bu çağdışı kalmış kafalar yüzündendir. Spor basının da ibretle izliyorum, doğru dürüst Albayrak ile ilgili tek sahiplenme yazısına en azından ben rastlamadım.
Beyler bu durum bir spor vaziyeti değildir. Resmen inançlı bir Anadolu evladının seçkinci sınıf meraklısı azınlık beyaz Türkler tarafından linçidir. Neden bunu hiç kimse görmüyor? Bu adamlar, kendilerini sevindiren sporcularına bile aşağı tabakadan görme eğilimindedirler.
Türk futbolunun lokomotifi olan bu büyük kulüplerin bu kafa yapısını revize etmedikçe gelişmesi, yükselmesi ve büyük başarılar elde etmesi mümkün değildir.





































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.